Hakkımızda

İslâm medeniyeti, Peygamber Efendimiz’in (Sallâllâhu Aleyhi ve Sellem) Medine-i Münevvere’de inşa ettiği Devlet-i Aliyye’nin kuruluş şuuru doğrultusunda, vahiy esasıyla Sünnet-i Seniyye üzerinde yükseldi ve tarihin ilerleyen dönemlerinde kurulan büyük devletlerle günümüze kadar taşındı.


Nitekim bu mirası bizlere ulaştıran devletler, manevî değerlere sahip çıkarak ilerlediler. İlmî faaliyetlerin yanı sıra, her alanda sürdürdükleri faaliyet ve sosyal yardım anlayışıyla bütün insanlığa örnek oldular. Düşmanlarımızı dahi imrendiren hizmetler; hayvan haklarını dahi gözeten birer nişane olarak tezahür etti.

Ecdadımız Osmanlı da bu parlak sayfanın merkezinde yer alan, ilim talebi ve tahsilini ibadet sayan yüce dinimiz İslâm’ın; insana ve topluma yönelik tutumu açısından ihtişamlı bir devleti, bu mukaddes medeniyeti şarktan garba ve günümüze ulaştıran çağlar üstü köprüsü oldu. Bugünümüzü inşa etmiş olanlar da hiç şüphesiz Osmanlı bakiyesi âlim ve velilerimizdir.

Osmanlı’nın son devrinde yetişen ulemânın ve evliyânın büyüklerinden, dört mezheb müftüsü Ali Haydar Ahıshavî (Kuddise Sirruhû) Hazretlerinden almış olduğu hilâfetle İsmailağa Camii’nde ilim ve irşâd vazifesine başlayan Mahmud Efendi Hazretlerinin başlattığı davanın devamı olan uzlet derneği Osmanlı devrinin hassasiyet ve idrak seviyesini muhafaza ederek 2015 ten bugüne   taşıdı ve aynı hissiyatı daha ileri  taşıyacak nesiller inşa etmekte.

Onursal başkanımız olan Ali rıza sade hoca efendi kıymetli üstadının yolu üzere "her mahalleye bir medrese gerek" şuuruyla hareket ederek.

Haftalik vaazlar tertip etmekte

Talebeler okutup

Müminlere hizmet vermekle,

Hayırlı nesillerin yetişmesinde büyük emek sarf etmektedir.